Translate

Bu Blogda Ara

27 Temmuz 2017 Perşembe

Gece

Uyandığımda  yabancılaşmıştım.  Kendimden, odadaki duvarlardan, dolaplardan, aynalardan, insanlardan, kısacası her şeyden öyle yabancılaştım ki artık ne kendimi ne de onları tanıyabiliyordum. Kalktım, her yanı kan revan olmuş yatağımdan kalktım ve dışarıya baktım pencereden. Hava soğuk, etraf beyazlıktan görünmüyor ve sessizdi. Loş ışıklar arasında havanın yeni aydınlanmasıyla birlikte gecemin bittiğini fark ettim. Artık uyuma vaktiydi ve hava kararınca hayatıma yeniden başlayacaktım.  Yalnızdım, uyudum, saatlerce uyudum. Dünyanın saçmalığını görmemek için gözlerimi gün yüzüne kapıyordum. Ben geceleri severdim, karanlık sokakları, tinercileri, o bomboş sokaklarda elinde içki şişesiyle oradan oraya yaylanan insanları severdim. Gece çöplerden yemek arayanları, sokak kedilerini ve yalnız insanları severdim. Gerçekleri bir kat daha gördükleri, kendilerini soyutladıkları bu dünyadaki yaşamlarını sadece yalnızlığa, içkiye ve sigaraya verenleri severdim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder